Hz. İSMÂÎL
(A.S)
“Kitap’ta
İsmail’i de an. Gerçekten O, sözüne Sâdıktı ve bir resul ve nebi idi.”
(Meryem: 19/54)
Hz. İsmâîl (a.s)’ın Soyu:
Hz. İsmâîl (a.s),[1] Hz.
İbrâhîm (a.s)’m oğludur. Annesi, Hacer’dir. Hz. İsmâîl (a.s), rüyasında kurban
etmekle emredil-diği Hz. İbrâhîm (a.s)’ın çocuklarından büyük olanıdır. Hz.
İsmâîl (a.s)’ın kıssası, daha öncede geçmişti. Hz. İsmâîl (a.s), Resulullah
(s.a.v.)’in atasıdır. Çünkü Resulullah (s.a.v.), Hz. İsmâîl (a. s)’ m
neslindendir.[2]
Hz. İsmâîl (a.s)’ın Risaleti:
Tarihçilerin tercih
ettiği görüşe göre; Allah, Hz. İsmâîl (a.s)’ı, aralarında yaşadığı Arap
kabilelerine Peygamber olarak göndermiştir.
Bazı tarihçilerin
iddiasına göre ise; Allah, Hz. İsmâîl (a.s)’ı, Yemen kabilelerine ve Yemen
taraflarında yaşayan Amâlîka kavmine Peygamber olarak göndermiştir.
Daha öncede geçtiği
üzere; Hz. İsmâîl (a.s), Mekke-i Mükerreme’deki Kabe’nin yanmdâ Hicr denilen
yerde büyümüş, orada yetişmiş, ve (orada bulunan) Cürhüm kabilesinden
evlenmiştir.
” Hz. İsmâîl
(a.s)’m, aralarında yaşadığı Araplara Peygamber olarak gönderildiği, onun
hayat tarihinden açıkça anlaşılmaktadır.[3]
Hz. İsmâîl (a.s)’ın Hayatı:
Daha öncede Hz. İbrâhîm
(a.s)’m kıssasında da geçtiği ü-zere; Hz. İbrâhîm (a.s), kendisine Salih bir
evlat vermesi için Allah’a dua etmişti. Allah’ta onun bu duasını kabul edip ona
Hz. İsmâîl (a.s)’ı vermişti.
Hz. İsmâîl (a.s), Hz.
İbrâhîm (a.s)’ın cariyesi “Hacer”den dünyaya gelmiştir. Hz. İbrâhîm
(a.s) o sırada 87 yaşında idi. Buna, Yüce Allah’ın şu ayeti de işaret
etmektedir:
“ihtiyar olduğum
halde bana İsmail’i ve İshâk’ı bahşeden Allah’a hamd olsun! Şüphesiz ki Rabbim,
Yapılan duayı işitendir.[4]
Hacer, Mısır’ın zorba hükümdarının
Sare’ye hediye ettiği biı- köle bir cariye idi. Sare’de, belki ondan bir çocuk
verir ü-midiyle onu, kocası Hz. İbrâhîm (a.s)’a vermişti. Çünkü o zamana kadar
Sara, kısır olup çocuğu olmuyordu. Daha önce Hz. İbrâhîm (a.s)’m kıssasında da
geçtiği üzere; bu olaydan sonra meleklerin, Hz. İbrâhîm (a.s)’a yaptıkları
müjdeyle Sare, İshâk’ı doğurmuştur.
Daha önce Hz. İbrâhîm
(a.s)’m kıssasında da geçtiği üzere; kurban edilenin, Hz. İshâk değil de Hz.
İsmâîl olduğunu ispat etmiştik. Ama burada Üstad Neccâr’ın
“Kasasu’l-Enbiyâ” adlı kitabında ince anlamlı bir ifadeye yer
vereceğiz. Bu ifade de ise; kurban edilenin, Hz. İshâk değil de Hz. İsmâîl
olduğu ile ilgili başka bir ispat şeklidir:
“Kurban edilenin,
Hz. İsmail (a.s) olduğuna dair delilim, Tevrat’ın bizzat kendisidir. Çünkü
kurban edilen, ‘Hz. İbrahim (a.s)’m ilk (biricik ve tek) oğlu’[5] diye
nitelenmektedir. Hz. İbrahim (a.s), gördüğü rüya üzerine Allah’ın emrine uyarak
biricik oğlunu kurban etme cömertliği göstermiştir. Bu ise, Hz. İbrâhîm
(a.s)’in itaat ve teslimiyetin zirvesinde olduğuna delalet etmektedir. İşte
bu, İslam’ın bizzat kendisidir. Hz. İshâk (a.s)’a gelince, hiçbir zaman Hz.
İbrâhîm (a.s) için biricik ve tek evladı olmamıştır. Çünkü Tevrat’ta da geçtiği
üzere,[6]Hz.
İshâk (a.s), Hz. îsmâîl (a.s)14 yaşındayken doğmuştu. Hz. İs-mâîl (a.s), Hz.
İbrâhîm (a.s)’ın ölümü sırasında bulunmuş ve onu gömmüştü. Hal böyle olunca,
Hz. İshâk (a.s)’m kurban edilme iddiası, Hz. İbrâhîm (a.s)’ın vaadi ile
çelişmektedir. Hem kurban meselesi, Mekke’de gerçekleşmiştir. Hz. İbrâhîm
(a.s)’m bebek iken Mekke’ye getirdiği çocuk, Hz. İshâk (a.s) olmayıp Hz. İsmâîl
(a.s)’dır.[7] Yine de doğruyu en iyi bilen Allah’tır. [8]
Hz. İsmâîl (a.s)’m Çocukları:
Hz. İsmâîl (a.s)’ın 12
erkek çocuğu vardı. Bunların hepsi de, kabilenin reisleri idiler. Tevrat, bu
çocukların isimlerini aktarmıştır. Bir de, kızı vardı. Kızını, kardeşi İshâk’ın
oğlu Ays/İs ile evlendirdi.
“Arab-ı Musta’rebe”
denilen Araplar Hz. İsmâîl (a.s)’m neslinden gelmedir. Bu meselenin sonu, Hz.
İsmâîl (a.s)’m neslinden olan ve peygamberlerin sonuncusu olan Hz. Muhammed
(s.a.v.)’in doğumuyla son bulmuştur.[9]
Hz. İsmâîl (a.s)’ın Ölümü:
Tarihçilerden gelen
meşhur görüşe göre; Hz. İsmâîl (a.s), 137 yaşındayken[10]
Mekke’de Ölmüş ve (Kabe’nin yanında bulunan) Hicr’deki annesi Hacer’in
kabrinin yanma gömülmüştur.[11]
Tevrat’ta ise, Hz.
İsmâîl (a.s)’m, Filistin topraklarında öldüğü ve oraya gömüldüğü
anlatılmaktadır.
Doğru olan görüş ise;
‘Hz. İsmâîl (a.s)’m, Mekke’de öldüğü ve oraya gömüldüğü’ şeklindeki
Tarihçilerin görüşüdür. Yine de doğruyu en iyi bilen Allah’tır. [12]
[1] Hz. İsmâîl (a.s)’m ismi, Kur’ân-ı Kerîm’İn 12 yerinde
geçmektedir. İsminin geçtiği sureler şunlardır: Bakara: 2/125, 127, 133, 136,
140; Âlimrân: 3/84; Nisa: 4/163; Etvâm: 6/86; İbrâhîm: 14/39; Meryem: 19/54;
Enbiyâ: 21/85; Sâd: 38/48 (ç)
[2] Muhammed Ali Sâbûnî, Peygamberler Tarihî, Ahsen
Yayınları: 568.
[3] Muhammed Ali Sâbûnî, Peygamberler Tarihî, Ahsen
Yayınları: 568-569.
[4] îbrâhîm: 14/39
[5] Tevrat, Tekvin, 22/2 (ç)
[6] Tevrat, Tekvîn. 17/24-25 (ç)
[7] Neccâr, Kasasu’l-Enbiyâ, s. 103
[8] Muhammed Ali Sâbûnî, Peygamberler Tarihî, Ahsen Yayınları:
569-570.
[9] Muhammed Ali Sâbûnî, Peygamberler Tarihî, Ahsen
Yayınları: 570.
[10] İbn Kesîr, el-Bidâye ve’n-Nihâye, 1/193; Taberî,
Tarih, 1/162 (ç)
[11] İbn Kesîr, el-Bidâye
ve’n-Nihâye, 1/193; Îbmi’1-Esîr,
el-Kâmil, 1/125; İbn Hişam, Sire, 1/6 (ç)
[12] Muhammed Ali Sâbûnî, Peygamberler Tarihî, Ahsen
Yayınları: 571.